ankarada odtunun
dibinde bulunan icinde cankaya universitesinide barindiran belediyeler
tarafindan gayet bakimsiz birakilmis yer.. 07.07.2001
12:15 qui
*
bu blokların
enteresan bir mimarisi vardır. blok kavramı bildiğimiz gibi değildir, her blok
üç binadan oluşmaktadır, bu binalara blok meydanından girilir, her binada
altmış daire vardır. bu durumda bir blokta 180 daire olmaktadır. böylece bir
blokta en az 400 500 kişi yaşamaktadır. kimin eli kimin cebinde belli değildir.
Bekârlar, öğenciler, kaçaklar vesaire için biçilmiş kaftandır.
bir de dairelerin zeminleri öyle yamuktur ki yürürken takılıp düşebilirsiniz. (bkz: home sweet home)
bir de dairelerin zeminleri öyle yamuktur ki yürürken takılıp düşebilirsiniz. (bkz: home sweet home)
*
ankara'da yurttan
eve çıkan odtülü öğrenciler tarafından çokça tercih edilen semt.fazlasıyla
sesiz sakindir arada bahsi geçen öğrenciler tarafından bu sesizlik bozulur(eve
çıkarken poşetlerindeki içki şişelerinin sesleri,yüksek sesle dinlenilen
müzik,sarhoş halde bağırışmalar vs.)
*
sanırım
sovyetlerbirliği'nin toplu konut mimarisine göre inşa edilmiştir bunlar.
*
*
ankara 100.yıl
köpekleri meşhur olan bir semtimizdir. belli bir saatten sonra çeşitli köpek
çeteleri belli başlı sokakların başucuna dikilip terör yaratmaya başlar. bu
yüzden mi bilinmez yüzüncü yıla taşınanlara ev sahipleri kemik bi anahtarlık
hediye ederken, heryıl semte gelen önemli bir konuğa semtin simgesi olan altın
kemik hediye edilir. aynı zamanda bu yıl 9.su düzenlenen altın salya futbol
turnuvası semtin önemli attraksiyonlarındandır. 03.03.2004
01:16 mithrandir
*
yemek için gözde
restoranda beyti tavsiye edilir. duvarlarında otlayan koyunların resimleri
bulunması dışında bi sorunu olmayan lokantamızın bi bıyıklı garsonu vardır.
"afffiyet osssuunnn" der başka da bişiy demez. 03.03.2004
01:18 mithrandir
*
bu blokların bir
mimari yapısı oldugu tamamen hurafedir. buyuk ihtimalle, müthaitin "mimara
ne bir dunya para verecem" demesi ve uygun ebatta bir dikdörtgeni cetvelle
ciziktirerek kafasına gore bolmesiyle simdiki halini almıs yapılardır. is bu
nedenle, her kıs su boruları donar (hangi akla hizmetse, su boruları tuvalet
boslugundan gecmektedir). 06.06.2004
13:31 mayapan
*
1999 yerel
seçimlerinden önce, et kafalı bir muhtar adayı, lüks siteler barındırdığı halde
semtin işçi blokları olarak anılmasını engelleyeceğini vaat ederdi. 09.06.2004
15:24 deeli
*
ankara 100.yıl aynı
zamanda mimari özgürlük akımının
başladığı semttir; bu akım burdan yola çıkıp önce balkanlara ordan avrupaya yayılmış
etkileri halen süren bi akımdır. temelini "kendi inşaatını kendin yaparsın
be amnakoim" cümlesiyle özetlemiştir daha sonra bu konu üzerine uzun süre
inceleme yapan ünlü sosyolog fildeburind. bu açıklamadan da anlaşılabileceği gibi
semtimizde isteyen istediği yere pencere açar, balkonu yıkar kapı yapar, çatıyı
kırar teras yapar, apartmanı bi kat yükseltir veya iki kat düşürür(tamam bu
yok!). inanılmazdır! estetik kaygılar da sıfırdır hani. al eline bi çekiç aç
pencereni aynen öyle..dışardan bi apartmana baktığınızda simetrinin yıllar
boyunca nasıl yavaş yavaş yokedildiğini ve apartmanın adeta yeni bir özgürlük
heykeli babında nasıl evrildiğini görür heyecandan tüylerinizin diken diken
oldugunu hissedersiniz.....
ama en son bi adam en alt kat balkonunu iki balkon boyutuna getirmiş pes dedim akımda bi yere kadar yuh hayvan...
ama en son bi adam en alt kat balkonunu iki balkon boyutuna getirmiş pes dedim akımda bi yere kadar yuh hayvan...
*
bir de buradaki
belediye parkı'ında; odtü'deki halısahada yer bulamayan futbolsever odtü
öğrencilerinin vazgeçilmez mekanı bir halı saha vardır. 20.10.2004 13:34 turna
*
ankaradaki en
guzel, en ozgur sokak kopeklerini gorebileceginiz semtlerden biri. cunku bolca
bos arsa, inanilmaz ama, hala var. ayrica bahar ve yaz aylarinda bir suru
kedi-kopek yavrusu olur etrafta. bunlara tas atan, eziyet eden serefsiz
veletler ve tabi nefret dolu yetiskinler olabilecegi gibi, helal sut emmis
insan evlatlari da beslerler, ilgilenirler soz konusu bu kedi ve kopeklerle.
basta odtu olmak uzere (yurume mesafesi), kizilaya, ulusa, otobus terminaline,
ayranciya, cankayaya ulasimi kolaydir. resmi adi isci bloklari mahallesi olan
muhtarligini uc donemdir ayni kadin yapmaktadir. icinde yer alan mahallerin
adlari ise omorfo (guzelyurt), lefkosa, girne, magosa'dir. ama resmi olarak
simdi bu adlarla anilmiyor bloklar. persembe ve pazar gunleri pek de fena
olmayan bir pazar kurulur. evlerine eskiligine, tesisat sistemlerinin ayni anda
asla duzgun bir sekilde calismamasina falan takiyorsaniz baska yerde oturun,
zaten uc bes yildan fazlasi da yorar, bayar. yine de ogrenciler icin iyi bir
mahalledir ya da ogrenci gibi yasamaya devam edenler icin. 01.04.2005 05:17 selviboylumalyazmalim
*
odtu nun dibinde
olmasi dolayisiyla ankaranin manyaklar semti. en eglenceli vakitler de
ramazanda sahur vakitleridir davulcu amcaya eslik edilir sarhos sarhos, yeri
gelir kafa sallanir yeni gelir gitar dumbelek ne varsa kapilip sokak sokak
dolasilir. kimse yadirgamaz bu durumu davulcu amca da dahil.
*
şimdi şöyle
başlayalım: ankara / yüzüncü yıldaki evimiz 13 katlı. her katta kaç daire var?
12. ne eder?
12 çarpı on üç eşittir, 156. yani apartmanda 156 daire var. her dairede minimum 3 kişi kalsa- ki bu dairelerin yarısından çoğu öğrencilerin ve malumunuz her öğrenci evinde her gece minimum 5 kişi olur- 156 çarpı 3ten, 468 kişi. hadi dediğimiz ekstraları da katalım şöylr haififinden; yaklaşık 600 kişi.
bugün ülkemiz köylerinin büyük bir bölümünün 10-15 haneyi geçmediğini düşünelim: 15 çarpı 5 eşittir 75. bir yüzüncü yıl işçi bloğunda yaklaşık 80 köy insan yaşamaktadır.
devam edelim: her biri birbirinin replikası olan yaklaşık 20 devasa bina var- pencereden bakınca görebiliyorum çoğunu- ne eder? 600 çarpı 20 eşittir 12000. yani birkaç parselde 12000 kişi yaşar bu yüzüncü yılda. bu parsellerden 40 tane falan olsa...
devam edelim: insanlarımız:
mesela bizim apartmanın yöneticisi: 156 daire birden ağzından çıkan kelimeye bakıyor, ama kendisi dünyanın en silik insanı. misal karşı apartmanda oturan arkadaşımın ev sahibi: yüzüncü yılda tam 25 dairesi var. ayda ortalama 350 milyondan muazzam rakam. ama kendisi ağır yobaz. mesela köşebaşındaki kabare gıda pazarı/tekel bayii/ vesaire: yirmidört saat açık ve civardaki internet kafeler dışında tüm gün açık olan tek yer; diyelim ki karnın acıktı, buzdolabında bozuk yoğurt ve salata sosundan başka hiçbirşey yok; gidersin kabareye ekmek arası amerikan salatası, kaşar, arnavut ciğeri, biraz ondan biraz bundan; al para ver sandviç: sahipleri yüzüncü yıl bira-çerez piyasasının ceoları.
mesela ben: 2. katın sessiz sakin kiracılarından, garip saçlı, komşularınca takdirle karşılanan, müziğin sesini olabildiğince kısık tutan, gece 12 den sonra gitar çalmaya bile çekinen ben:
yıkacağım ulan bütün binalarınızı başınıza:
gecenin bi vakti hepiniz uyurken.
(bkz: amına koyayım ankara) (bkz: ankara bazen nefessiz bırakıyor lan beni)
(bkz: bu şehir rakıyla yaşar) (bkz: bu şehir cigarayı çeker)
(bkz: kafayı yemiş ankaralı depresif öğrenciler kervanı) (bkz: final dönemi sendromları)
12 çarpı on üç eşittir, 156. yani apartmanda 156 daire var. her dairede minimum 3 kişi kalsa- ki bu dairelerin yarısından çoğu öğrencilerin ve malumunuz her öğrenci evinde her gece minimum 5 kişi olur- 156 çarpı 3ten, 468 kişi. hadi dediğimiz ekstraları da katalım şöylr haififinden; yaklaşık 600 kişi.
bugün ülkemiz köylerinin büyük bir bölümünün 10-15 haneyi geçmediğini düşünelim: 15 çarpı 5 eşittir 75. bir yüzüncü yıl işçi bloğunda yaklaşık 80 köy insan yaşamaktadır.
devam edelim: her biri birbirinin replikası olan yaklaşık 20 devasa bina var- pencereden bakınca görebiliyorum çoğunu- ne eder? 600 çarpı 20 eşittir 12000. yani birkaç parselde 12000 kişi yaşar bu yüzüncü yılda. bu parsellerden 40 tane falan olsa...
devam edelim: insanlarımız:
mesela bizim apartmanın yöneticisi: 156 daire birden ağzından çıkan kelimeye bakıyor, ama kendisi dünyanın en silik insanı. misal karşı apartmanda oturan arkadaşımın ev sahibi: yüzüncü yılda tam 25 dairesi var. ayda ortalama 350 milyondan muazzam rakam. ama kendisi ağır yobaz. mesela köşebaşındaki kabare gıda pazarı/tekel bayii/ vesaire: yirmidört saat açık ve civardaki internet kafeler dışında tüm gün açık olan tek yer; diyelim ki karnın acıktı, buzdolabında bozuk yoğurt ve salata sosundan başka hiçbirşey yok; gidersin kabareye ekmek arası amerikan salatası, kaşar, arnavut ciğeri, biraz ondan biraz bundan; al para ver sandviç: sahipleri yüzüncü yıl bira-çerez piyasasının ceoları.
mesela ben: 2. katın sessiz sakin kiracılarından, garip saçlı, komşularınca takdirle karşılanan, müziğin sesini olabildiğince kısık tutan, gece 12 den sonra gitar çalmaya bile çekinen ben:
yıkacağım ulan bütün binalarınızı başınıza:
gecenin bi vakti hepiniz uyurken.
(bkz: amına koyayım ankara) (bkz: ankara bazen nefessiz bırakıyor lan beni)
(bkz: bu şehir rakıyla yaşar) (bkz: bu şehir cigarayı çeker)
(bkz: kafayı yemiş ankaralı depresif öğrenciler kervanı) (bkz: final dönemi sendromları)
*
bu mahalledeki isci
bloklarinin tamirat isleri asla ve kat'a bitmez. alt katinizdaki biter, 2 hafta
sonra ust katinizdakiler baslar. alt kat, ust kat dediysem yanlis anlasilmasin,
insaatlari yaparken o kadar kotu calismislar ki 5 kat altinizdaki ve
ustunuzdeki harseyi kendi dairenizdeymiscesine duyuyorsunuz, hatta
hissediyorsunuz. hayir bu kadar dandik evlere niye bu kadar masraf ediyorlar
onu anlamiyorum.
*
artık bit kadar
evler için süper fahiş kiraların istendiği bir ankara semtidir. 10.07.2005 21:55 karamell
*
öğrencilerin
gelmesine yakın insafsız ev sahiplerinin kiraları tavana vurdurduğu semt. işçi blokları 30 yıllık dökülen binalardan oluşuyor.
çok katlılarda daireler standart 2+1 ve merkezi ısıtma. yakıt aylık 80-90 ytl
civarında. çekici tarafı okullara yakın olması.
kiralar ortalama 450 ytl, aynı fiyata dikmen'de tüm odaları parke kaplı, 2+1, kombili, amerikan mutfaklı, pimapenli, vadi manzaralı(vadiden manzara olur mu?!) ve hatta bahçeli bir daire kiralayabilirsiniz.
bu duygu ve düşüncelerle, yüzüncü yıl emlak mafyasına sitemlerimi sunar, allahsız ev sahiplerinin o koca popolarına hoyrat birer şaplak atmayı borç bilirim. şukela öğrenci arkadaşlara da yüce tanrı'dan kolaylıklar dilerim, amin! 29.08.2005 17:04 ~ 10.12.2005 21:55 crescendo
kiralar ortalama 450 ytl, aynı fiyata dikmen'de tüm odaları parke kaplı, 2+1, kombili, amerikan mutfaklı, pimapenli, vadi manzaralı(vadiden manzara olur mu?!) ve hatta bahçeli bir daire kiralayabilirsiniz.
bu duygu ve düşüncelerle, yüzüncü yıl emlak mafyasına sitemlerimi sunar, allahsız ev sahiplerinin o koca popolarına hoyrat birer şaplak atmayı borç bilirim. şukela öğrenci arkadaşlara da yüce tanrı'dan kolaylıklar dilerim, amin! 29.08.2005 17:04 ~ 10.12.2005 21:55 crescendo
*
pazarının olduğu
günler* bulvarlarına, hatta ortadaki göbeğin
etrafına, sağlı sollu; bazen ikişer sıra halinde araba parkedilen semt. 26.11.2005 17:44 pacos bill
*
ki$lari hayvanlar
gibi yakit parasina mahkum edilen bir dolu ogrencinin ya$adigi ankara semti.
ornegin bu ki$ (ne ki$i mart'ta bile) aylik yakitin 140 ytl oldugundan mi dem
vursam, gece 11'de kaloriferlerin kapatilip insanin iligini dondurdugundan mi,
yoksa gunluk gune$lik zamanlarda cayir cayir yanmasindan mi bilemedim. ama $unu
biliyorum ki bu semtteki bezci detay isimli tekel bayinin ismi gibisi yok. 14.03.2006 19:40 marsec
*
bazi apartmanlar
ogrenci kabul etmezler bazi apartmanlar da aile..cocuklugumda yasadigim kucuk
kentin sevimli sicak havasini hatirlatir bana,bir nevi odtu yurtlari da
olmustur denilebilir.caniniz sikilmaz gecenin bi saati evinizin onunden gecen
arkadas isiginizi acik gormusse kapinizi calmadan gecmez..genellikle kedi
beslenir bu evlerde,yaz okulunda odtu den alinan yavru kedilerdir bunlar cogu
zaman.. ankara da yasadiginizi unutturmaz size gri atmosferi ile..ama gene de
benim ankarayi sevmemin ender nedenlerinden biridir bu bloklar...
*
*
dıştan bakınca
düpedüz yamuk apartmanlardır. içi de yamuktur, yerler eğimlidir, buzdolabının
masanın filan dengesini zor sağlarsınız, ama odtüye 5 dakikadır, kirası azdır
ve güvenlidir; odtü yurtlar bölgesini aratmaz. 15.07.2006 15:00 passiflora
*
istanbul'da kanyon diye bir yer
var, oraya yapılmış aynısı. postmoderni pardon. 22.08.2006 01:53 atlantis
*
kendisine karşı son
derece temkinli davranılması gereken bir fırıncısı olan güzide ankara semtidir
efendim.kendisinin sorduğu sorulara kısa,net,detaylara girilmeden cevap
verilmelidir.kendisinde ben diyim fil,siz deyin bilmem ne hafızası vardır.o
semtten taşınmanızın üzerinden 2 sene bile geçse gördüğünde kel alaka bir soru
sorup sizi dumura uğratabilir. 20.06.2007 17:43 karamell
*
komünist bakkal
fatih abimizin en büyük sıfatı, bu ahalinin tek ve biricik gerçek celebritysi
olmasıdır.
muhtar, ısı merkezi veznedarı, ya da elinde pet şişeyle sürekli şarkı söyleyen akılcığı olmayan esmer türkücü genç vs. gibi kimseler gelip geçiçidir; fakat kendisi kalıcıdır. ve sanırım evlatlarımız odtüye giderlerse, onu komünist dede diye tanıyacak ve kendisi hala boş zamanlarında jeff buckley dinleyip, post express, roll, birgün vs. okuyor olacaktır.
çünkü gerçek hayat böyle birşeydir. 22.06.2007 13:18 pills
muhtar, ısı merkezi veznedarı, ya da elinde pet şişeyle sürekli şarkı söyleyen akılcığı olmayan esmer türkücü genç vs. gibi kimseler gelip geçiçidir; fakat kendisi kalıcıdır. ve sanırım evlatlarımız odtüye giderlerse, onu komünist dede diye tanıyacak ve kendisi hala boş zamanlarında jeff buckley dinleyip, post express, roll, birgün vs. okuyor olacaktır.
çünkü gerçek hayat böyle birşeydir. 22.06.2007 13:18 pills
*
kapı eşiğinin üst
kenarıyla tavan çizgisi arasındaki 10 derecelik eğim farkını gözle gördüğünüzde
sizi korkulara götüren türkiye standartlarında bile oldukça dandik inşa edilmiş
yapılardır. anıtkabir'den sonra ankara'da görülmesi gereken en önemli doğa
harikalarındandır. 05.11.2007 12:48 backdrifter
*
"ısı
merkezi" tabir edilen o devasa piramidal yapı, bana hep metropolis filmindeki alt kenti çağrıştırır.
zaten modernizmin ankara'ya güzide bir hediyesidir 100.yıl işçi blokları da.
zaten modernizmin ankara'ya güzide bir hediyesidir 100.yıl işçi blokları da.
*
ankara 'nın balgat
semtinde , omorfo mahallesinde kurulan , zamanında adından da anlaşılacağı
üzere işçiler için kurulmuştur. 5 katlı ve çok katlı 2 tip apartman stiline
sahiptir , yaklaşık 20.000 kişinin yaşadığı bu alan odtü'nün a4 kapısına olan
yakınlığı nedeniyle ( 5 ~ 15 dakika ) odtülü öğrenciler tarafından işgal
edilmiş denebilir.
30 yıllık binalara ; 3 kat üstünüzdeki bebeğin ağlamasıyla uyanılabilecek kadar ince duvarlara , kağıttan yapma gibi dış görüntüsüne , rağmen kiralar fahiş fiyattan belirlenmektedir. ( öğrenci için )
30 yıllık binalara ; 3 kat üstünüzdeki bebeğin ağlamasıyla uyanılabilecek kadar ince duvarlara , kağıttan yapma gibi dış görüntüsüne , rağmen kiralar fahiş fiyattan belirlenmektedir. ( öğrenci için )
*
cok fantastik bir
yerdir. işçi bloklarının 5 katlısından bahsedeceksek yaşlı teyzeler konusunda
yanmıssınız demektir. her an her yerden x-ray modunda üstünüzü tararlar,
posette ne var kontrol edilir ve eve giren ve cıkanları ev sahibinden daha iyi
bilirleri. cok katlılarda bu biraz daha rahattır daha ozgurdur, ama sabah ve
aksamları asansörde rush hours olur ve gıcık bir durumdur. ayrıca i. melik
gokcek efendiye güven olmadığı için sular 1 saatliğine gidecekse bu cok
katlılarda ust kata cıkması 5-10 saati bulabilir. ama super yerdir ben cok
severim, hayatta kaygıların olmadıgı sadece oturmak için ideal, odtü dısında ki
odtü'dür. 21.09.2008 16:05 zekiinmetu
*
kullanışsız ve
iğrenç bahçelere sahip, dairelerinin iç görüntüsü dış görüntüsü kadar berbat
gözüken bakımsız bloklar. 10.01.2009 12:01 kucoc
*
tuvaletleri alaturka'dan alafrangaya döndürüldüğü
ve bu da adam gibi yapılmadığı için , tuvalete atılan her bir kağıt tuvaleti
tıkar, üstüne üstlük bunu düzelttirmek için de akbaba tesisatçılara çuvalla para
verilir. mahalindeki ustası, tamircisi, tesisatçısı her zaman öğrenciyi
düdükleme çabasındadır.
burada bulunan evlerde banyoya girerken de dikkat edilmesi gerekir, çünkü su ile temas halindeyken çeşmelere dokunursanız, her zaman üstünüzden akım geçme ihtimali vardır.
burada bulunan evlerde banyoya girerken de dikkat edilmesi gerekir, çünkü su ile temas halindeyken çeşmelere dokunursanız, her zaman üstünüzden akım geçme ihtimali vardır.
*
dandik bir mimari, gece yarısı bile gelmeden sönen kaloriferler ve bakımsız
bahçeleri değildir akılda kalanlar. ne güzel günler geçti o evlerde, ne
ortamlar kuruldu, ne densizlikler yapıldı bir bilseniz. hemen her konuda
yaşanan ilklere mekan oldu o evler. şimdi ise elde kalan bir avuç anıdan başka
bir şey değil. hala oralarda yaşayanlar, size sesleniyorum hakkını verin o
evlerin ve bu günlerinizin..
*
ankara büyükşehir belediyesi tarafından cezalandırılan semttir. ana caddesi
alt yapı çalışması biteli asgari 2 ay geçmesine rağmen olduğu gibi
bırakılmıştır. 05.10.2009 11:58 zeck
*
duyumlar doğruysa asfalt sorununa çankaya belediyesi el atmış ama
başlatılan çalışma çankayanın yetki alanına girmediği gerekçesiyle büyükşehir
tarafından engellenmiştir. binlerce aracın geçtiği, dolmuş ve belediye
otobüslerinin gidiş-geliş güzergahı olan, semtin karakolunun da yer aldığı ana
cadde aylardır yapılmadı ve alternatif yollar da daha iyi durumda değil. sadece
şunu bilsinler yüzüncü yılda oturan insanlar bunun sorumlusunun farkındalar.
bize oy vermeyen iyi hizmet alamaz söyleminin prim yapmadığı yerlerden biridir
yüzüncüyıl. bu güzel semtte yaşayanların bir çoğu okuma, anlama, değerlendirme
gibi yetilere sahiptir ve iki torba erzakla oylarını satın alabileceğiniz
insanların semtin toplam nüfusuna oranı türkiye ortalamasının çok ama çok
altındadır. son yerel seçimlerde bu pek adaletli, süper söylemin tutmadığı daha
makro örnekler;
(bkz: çankaya) (bkz: antalya) (bkz: izmir) 08.10.2009 00:06 zeck
(bkz: çankaya) (bkz: antalya) (bkz: izmir) 08.10.2009 00:06 zeck
*
kurulan en eski bloklarına bugün itibarıyla superonline fiber internet
hizmeti verilmeye başlanmıştır. 1.5 km daha beriye gelirse superonline çok
mutlu bir insan yapacaktır beni. 03.11.2009 23:06 zeck
*
*
aynı sistem, aydınlıkevler'de türk-iş
blokları olarak geçmektedir. ısınma merkezi sistemdir bunlarda, ankara'nın ilk
doğalgaz döşenen semtidir ayrıca. balkonlarının sorunu şeklidir, büyük kare
balkonların desteksiz çökme tehlikesi olduğu için her binada tuhaf destekler
vardır. 18.11.2011 17:35 bleifrei
*
zamanında hakkında bazı kötü şeyler yazdığım, ama şu zamandan baktığımda
güzel zamanları ve sıcak şarabı hatırlatan bloklardır. bir de çikilop . 18.11.2011 17:41 kucoc
*
binalarda izolasyon yapılmamasının sebebi de feng shui felsefesi
doğrultusunda enerji akımını engellememek içindir, ancak feng shui o yıllarda
batıda henüz kabul görmediğinden, felsefeyle ilgili tüm kaynaklar mecburen
çince'den tercüme edilmiş ve dolaşımına izin verilen enerji yanlış tercüme
sonucu ısı enerjisi olarak seçilmiş. balkonlar ise escher balkonu denen birer
sanat eseridir, pratik kullanım için düşünülmemiştir en başından beri, şikayet
etmenin anlamı yok.
*
yan tarafimiza da ogrencilerin tasinmasi ile 10 dairelik apartmanimizda 8
ogrenci evi - 2 aile oranini yakaladigimiz blok. kampus disindaki odtu
yurtlari. 25.11.2011 18:47 elalemin derdi
*
L (le) biçimli
salonunda l dönemecine ısparta halısı asıp
(beton çivisiyle çaktım) salonun yarısını iptal etmek suretiyle salonunu
ısıtmayı başardığım fantastik evlere sahiptir. ankara gibi bir yerde
salonun bir cephesi komple cam olur mu lan. antalya'da mı zannettiniz kendinizi
sivri zekalar.
*
an itibariyle ders
çalışıyor olmama inat üst kat komşumun kalabalık arkadaş grubuyla cıvıl cıvıl
şarkılar eşliğinde okey oynadığı, pek yakınımdaki başka bloktan da kalabalık bi
hatun grubunun "ben sana öylesi taptım inan böylesi aşka yasak
tanımam...." diye şarkı civildediği ankara bölgesi. yaz olması sebebiyle
herkes balkonlarda. hiçbir şey yoksa sağdan soldan tıkır tıkır klavye sesleri
gelir. zaten köpekler de fıkır fıkır. kesinlikle aile yaşantısına uygun değil.
bu sebeple her apartmanda 2-3ten fazla aile yok diye tahmin ediyorum. zaten olan
aile örneği de bizim yan komşu deli teyze. delirmiş kadın ortamdan ötürü. 11.08.2012
00:47 ~ 00:51 clementhe
***
istanbul'a
gelindiğinde oldukça özlenilen bir mahalledir, hatta bir nevi komün hayatına
geçiştir. güzeldir, anılarda kalmıştır. 11.08.2012
01:06 jujuka
***
başka bir yere
gitsem özleyeceğim apartmanlar. tamam üst komşunun karısı şarkı söylerken
onunla aynı evde yaşıyormuş hissine kapılabiliyorum, tamam balkona öyle çok
kişi sığmıyor, evler çok bakım istiyor ama başka burası benim için. araba
sayısı daha bu kadar artmamışken, aile sayısı öğrenci sayısından fazlayken yine
çok güzeldi, yine bana güven veriyordu bu evler. 11.08.2012
01:07 lyssa
***
kentsel dönüşüm
yasası kapsamında yıkılıp yerinde yeni çukurambar yaratılacak bloklardır.
yıllarca oturduğum bir yer olup en güzeli yanları odtulü öğrencilerin sabaha
kadar yanan ışıklarıdır, yan dairede bazen 20 kişi kalan öğrenci topluluğuna
gülümsemektir. çim amfi de konser olduğunda arabayı evin önüne park edemeyip
uflaya puflaya eve yakın bir yer bulmaya çalışmaktır.
***
öyle bir ikinci el
eşya döngüsü olan yer ki güneşin sadece karşı binaların birinden yansıyarak
içeri girebildiği ortalama sıcaklığı 5 santigrat derece olan evinizde donmaktan
korunmak amacıyla sarınarak oturduğunuz battaniyeniz, uzun kış gecelerinde
mimarlıktan gelen projektorden duvara yansıtılan filmleri üzerine üst üste
oturarak izlediğiniz kıpkırmızı çekyatanız, herhangi bir menemen pazarında
acaba önce hangimiz evleneceğiz tartışmasının sarıya döndüğü anda üzerine o
günün anısına adlar kazınan yemek masanız, üzerine simetrik olarak çıkartmalar
yapıştırılan kitaplığınız, eski sevgilinizle pek severek aldığınız 7 renkli
beşgen kiliminiz hiç ummadığınız anda bambaşka bir evde ve yıllar sonra
karşınıza çıkabilir. çağdaş'ın üstündeki parka gidip bir sigara yakabilirsiniz
ancak.
***
orta yerine 8
şeritli otoyol edilmesi planlanan mahalle. buna karşın kimi sakinleri yol
yapımına direnenlere 'gürültü yaptıkları için' kızmakta, kimi sakinleri
sağolsun dolma getirmekte, büyük bir kısmıysa televizyon karşısında
uyuklamaktadır. 28.08.2013
11:39 orategama
***
şu aralar hırsızların
ve sapıkların gözdesi haline gelmiş semt. son zamanlarda 100. yıl öğrenci evleri grubunda
günde en az bir tane hırsızlık ve taciz haberi paylaşılıyor. polis hırsızları
yakala(ya)mıyor, bir yanlışlık yapıp yakalasa da salıveriyor zaten. hırsızlar
yüzünden bütün mahalle paranoyak oldu. 08.05.2014
04:36 ~ 04:37 binjip
***
duvarların dili
olsa da konuşsa dediğim bloklardır. odtü gençliğinin vazgeçilmez eve çıkma
adresidir.
***
bazılarımızın 4+ yıl
adres belledigi bloklardir ki o evlerin sahipleri kadar da vampir ev sahibi
görülmemiştir. o kiralar burunlardan gelsindir. çok ah aldılar cok. 05.06.2014
11:49 ~ 11:51 chatinnn
***
ben buradaki ev
kiralarının yüksek olmasını ve o. çocuğu ev sahiplerini, odtülülerin yıllardır
tavsama içindeki örgütlü mücadelesine veriyorum. düşünün ki türkiye'de
devrimcilik denince ilk akla gelen üniversitelerden birisi olacaksınız, her
konuda bir fikriniz olacak(haklı olarak) müthiş duyarlılık kasacaksınız(100.yıl
kedileri konusunda özellikle) ama devrimcilik demenin örgütlü mücadele demek
olduğunu unutacaksınız. işte sorun, işte ev sahipleri, işte internet, işte kampüs.
şartlar örgütlenmeye müsaitken hala bundan şikayet ederek oturmak neden?
neden mi? tabiki yanılmak insan kusuru ama sorun şu; nerden baksanız 7 senedir odtü'ye gider gelirim. odtülü değilim. 7 sene önce tanıdığım odtülü arkadaşlarım da var bugün hala tanıştığım odtülüler de. ve kafamda kıyaslamayı daha rahat yapabiliyorum. odtü eskiyor. tavsıyor. öğrenciler için devrim demenin sözel olarak bir anlamı kalmamış. fiili olarak anlamı ise sadece orada bira içmek. dahası y o k. marksist fikri yakın arkadaşlarım dolayısıyla biliyorum. dahası yine y o k. bi arkadaşım şunu anlatmıştı:'' bizim bölümde benim gibi kırsaldan gelen yok'' evet artık eğitim sistemi dolaysı ile de orta sınıf ailelerin gençleri ancak çok fazla çaba harcayarak odtü gibi üniversitelere girebilir. odtüyü kazanan, sınavda derece yapan arkadaşlarında büyük kesimi türkiye'nin kaymak tabakası aileleri. bu kaymak tabaka gençler için devrimcilik gibi bir müessese zaten yok. onların derdi okulu bir şekilde bitirip amerikada feci paralar kazanmak. bunu tartışamayız bile. 1 mayıs ın h i ç b i r anlamı yok. mahir çayan ın deniz in ulaş ın hiçbir anlalamı yok. anlamalı olan tek şey barikatta edayla içmek, ertesi sabah 8.40 dersine yetişebilmek. bu kötü bir şey olduğu için söylemiyorum. sadece 4 senenin böyle geçmesini saçma buluyor ve bunu odtü kültürüne yakıştıramadığım için gıcık oluyorum. (sen kimsin lan! dersen haklısın)
evet işte bu kaymak tabakası için lüzumlu olan bir şey daha var ucuz yaşamamak, yaşayamamak. çünkü bu sınıf kendini ortaya koymak ve görünür olmak zorunda. dandik yatakları, bazaları, koltuları kullanamaz. 2. el eşyalarla yaşayamaz. döküntü mutfakta yemek yapamaz. daracık tuvalette sıçamaz bile. kira için az bir meblağ ö d e y e m e z. istese de istemese de o camiaya kendini kabul ettirmek için yani yüksek gelirliler arasına katılabilmek için, lüks yaşamak zorunda.
buradan ''işçi bloklarında oturanlar zengin bebeleridir. kiraların yüksek olması da bu yüzdendir.'' demiyorum. ama odtüye böyle bir kültür hakim olduğu için, doğal olarak arkadaş gruplarının etkisi de azımsanmayacak derecede yüksek olduğu için, bu muhitte oturanlar öyle ya da böyle düşük kira vermek istemeyeceklerdir. biliyorlar ki kaybedecek bir arkadaş çevreleri var. ve bu da her şey demek.
bunlar sadece çıkarım. inanıyorum ki örgütlenip ev sahiplerine iyi bir ders verebilirler. ama yapmayacaklar,yapamayacaklar. 04.11.2015 23:03 topunaglarlabulustuguan
neden mi? tabiki yanılmak insan kusuru ama sorun şu; nerden baksanız 7 senedir odtü'ye gider gelirim. odtülü değilim. 7 sene önce tanıdığım odtülü arkadaşlarım da var bugün hala tanıştığım odtülüler de. ve kafamda kıyaslamayı daha rahat yapabiliyorum. odtü eskiyor. tavsıyor. öğrenciler için devrim demenin sözel olarak bir anlamı kalmamış. fiili olarak anlamı ise sadece orada bira içmek. dahası y o k. marksist fikri yakın arkadaşlarım dolayısıyla biliyorum. dahası yine y o k. bi arkadaşım şunu anlatmıştı:'' bizim bölümde benim gibi kırsaldan gelen yok'' evet artık eğitim sistemi dolaysı ile de orta sınıf ailelerin gençleri ancak çok fazla çaba harcayarak odtü gibi üniversitelere girebilir. odtüyü kazanan, sınavda derece yapan arkadaşlarında büyük kesimi türkiye'nin kaymak tabakası aileleri. bu kaymak tabaka gençler için devrimcilik gibi bir müessese zaten yok. onların derdi okulu bir şekilde bitirip amerikada feci paralar kazanmak. bunu tartışamayız bile. 1 mayıs ın h i ç b i r anlamı yok. mahir çayan ın deniz in ulaş ın hiçbir anlalamı yok. anlamalı olan tek şey barikatta edayla içmek, ertesi sabah 8.40 dersine yetişebilmek. bu kötü bir şey olduğu için söylemiyorum. sadece 4 senenin böyle geçmesini saçma buluyor ve bunu odtü kültürüne yakıştıramadığım için gıcık oluyorum. (sen kimsin lan! dersen haklısın)
evet işte bu kaymak tabakası için lüzumlu olan bir şey daha var ucuz yaşamamak, yaşayamamak. çünkü bu sınıf kendini ortaya koymak ve görünür olmak zorunda. dandik yatakları, bazaları, koltuları kullanamaz. 2. el eşyalarla yaşayamaz. döküntü mutfakta yemek yapamaz. daracık tuvalette sıçamaz bile. kira için az bir meblağ ö d e y e m e z. istese de istemese de o camiaya kendini kabul ettirmek için yani yüksek gelirliler arasına katılabilmek için, lüks yaşamak zorunda.
buradan ''işçi bloklarında oturanlar zengin bebeleridir. kiraların yüksek olması da bu yüzdendir.'' demiyorum. ama odtüye böyle bir kültür hakim olduğu için, doğal olarak arkadaş gruplarının etkisi de azımsanmayacak derecede yüksek olduğu için, bu muhitte oturanlar öyle ya da böyle düşük kira vermek istemeyeceklerdir. biliyorlar ki kaybedecek bir arkadaş çevreleri var. ve bu da her şey demek.
bunlar sadece çıkarım. inanıyorum ki örgütlenip ev sahiplerine iyi bir ders verebilirler. ama yapmayacaklar,yapamayacaklar. 04.11.2015 23:03 topunaglarlabulustuguan
***
merkez çarşıya
açılan barlar ile boku çıkmış semt. ey çankaya belediyesi burdaki içkili
mekanlara nasıl ruhsat verdin, mahallenin göbeği ya. 18.03.2017
20:17 hunzah
***
çocuk gürültüsü
bebek ağlaması yoktu harikaydı. sırf bu yönüyle diğer 2347628374823 adet
kusurunu kapatabiliyordu. 07.02.2018
23:48 ~ 23:49 selamun aleykum kitty
***
bugün üçgen
çarşının yanındaki apartmanın en üst katından bir kadının düştüğü ve ne yazık
ki öldüğü yer. 12.04.2018
19:45 dreamscape